Cumhurbaşkanı  Recep Tayyip Erdoğan, partisinin il başkanları meclis toplantısında konuşuyor. Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle:

Kibir abidelerinin bu davada yeri olmaz. Bu tür vasıflardaki insanların kapımızdan içeri girmesi bile bizim için zuldür. Şimdi bir kongre sürecine giriyoruz. Bizleri Rabbim’in katında mahçup edecek hiçbir yanlışa göz yumamayız. Milleti karşısına alan bizi de karşısına alır. İnsan gönlü kıranın biz de partideki görevleri ile ilgili kalemini kırarız.

Yumurtadan çıkıp kabuğunu beğenmeyenler varlık sebeplerini inkar etmekle kalmaz kendi hüsranlarını da hazırlar.

Son dönemde Suriye’deki harekat ve Akdeniz’de atılan adımların Türkiye’ye karşı öfke patlamasına neden olduğunu söyleyen Erdoğan, dünya liderlerinin kendisine, “Ne zaman oradan çıkacaksınız”diye sorduğunda, “Sizin ülkenizden o kadar uzakta ne işiniz var” dediğini anlattı.

NATO zirvesi için gittiği Britanya’da Fransa, Almanya ve Britanya’nın liderleriyle yaptıkları dörtlü zirveye de değinen Erdoğan “Suriye halkı, ‘Teşekkür ederiz; artık gidebilirsiniz’ diyene kadar oradan çıkmayacağız” dedi.

Türkiye’nin Libya’yla yaptığı anlaşmayla Akdeniz’deki oyunun bozulduğunu söyleyen Erdoğan, sondaj gemilerinin çalışmalarına devam etmesi konusundaki kararlılığı da bir kez daha dile getirdi.

Gündemde uzun süredir yer edinen Şehir Üniversitesi meselesine de değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ahmet Davutoğlu, Ali   Babacan ve Mehmet  Şimşek’ e de sert çıktı. Erdoğan konuyla ilgili şunları söyledi:

Cumhur İttifakı’nı bölemeyeckler. Cumhur İttifakı güçlenerek yarınlara yürüyecek.

İstanbul’da bir Şehir Üniversitesi meselesi ortaya çıkardılar. Bu üniversitesinin bir ayağında biz olduğumuzu diğer ayağında maluz zatın olduğu…

Her şeyden önce Şehir Üniversitesi’nin tahsisini başbakanlığım döneminde yapan benim.

Daha sonra malum zat başbakan olunca Şehir Üniversitesi’ni mülkiyet devrine dönüşmüştür. Türkiye’de hiçbir üniversitede tapu devri olmamıştır. Bunlar dürüstlüğü hiçkimseye bırakmıyorlar. Yanında sayın Babacan var. Başka kim var Mehmet Şimşek var. Hani bunlar dürüstü.

Bunlar Halk Bankası’nı da dolandırmaya kalkıyor. Banka kredi veriyor. Bunlar ödemesini yapmıyor. Şu an borçları 417 milyon. Selef Cumhurbaşkanı beni aradı, “halledersiniz” dedi.

Tezgah başka. Biz ne oradaki öğrencilerimizin ne de akademisyenlerimizin düşmanıyız. Burada Halk Bankası’nın dolandırılması söz konusu.