Ezoterik alanda, bence dünya çapında bir üne sahip olan rahmetli Aytunç Altındal, bu çağ için “Doğru bildiğimiz ne varsa çöpe atacağımız ve daha önceden yanlış bildiklerimizi yeniden doğru diye sahipleneceğimiz bir çağ olacak” demişti…

Bunu bir ‘gizbilimci’nin ağzından duymak elbette onu takip eden herkes gibi benim de ilgimi çekmişti. Daha sonra bütün doktorlar, bilim insanları, sanki gerçekten sözleşmiş gibi dün ak dediklerine kara demeye başladılar. Dün kolesterol zararlı diyen bugün faydalarından bahsetmeye başladı. Dün antibiyotik yazan doktorlar artık yazmaz oldular. Belki de bunu “hatalarımızdan dönmek” gibi erdemli bir davranışa bağlamak gerekir.

Ben inanıyorum ki dünya silah, ilaç ve gıda mafyasından kurtulduğu gün insanlık en büyük çağ atlamasını gerçekleştirecek ve hakikatle yüz yüze gelecektir. Bu sadece tıp ya da bilim alanında değil tarih ve dinler tarihi içinde geçerlidir.

Düne kadar doğru bildiğimiz ne varsa atıyoruz yavaş yavaş. Yerine bugünün doğrularından oluşan bir bilgi birikimi oluşturup, büyük ihtimalle de bunu bizden sonrakilere devredeceğiz. Bu ne kadar tehlikelidir bunu görmeye vaktimiz olmadan göçüp gideceğiz. Bizler, bizden öncekilerin bizlere sunduğu yanlışların kurbanı olduğumuz gibi, bizden sonrakileri de kendi doğrularımızın kurbanı edeceğiz ne yazık ki.

Oysa yaşadığımız dünyada ne var ki  “mutlak gerçek” diyebileceğimiz? Hangi gerçek var ki daha sonra ya da başka bir zamanda veya başka bir mekânda yalan olmayan… Mesela hep merak etmişimdir, uzayda da iki kere iki dört müdür? İnsanoğlu bir gün başka gezegenlere koloniler kurduğunda, dünyanın matematik ve fizik sistemine göre mi bilgi üretecek? Diyelim ki Mars’ta su kaç derece de kaynayacak ve üçgenin iç açılarının toplamı kaç drece olacak? Ya da suyun formülü yine iki hidrojenle bir oksijen mi olacak?

 Eğer hiçbir şey değişmeyecekse, neden bunca çaba o zaman? Yani ben burada da seksen aya çıktığımda da seksen kilo geleceksem ayda ne işim olabilir ki?  Eğer her şey değişebiliyorsa biz neden kavga ediyoruz ki? Değiştirelim olsun bitsin…

Allah mekânını cennet eylesin Aytunç Altındal ağabeyimiz çok bilgili bir insandı. Gerçekten çok olgun bir biçimde, üzerinde gayet güzel bir şıklıkla taşıyordu edindiği bilgiyi. Bildiği ve daha önceden söylediği gibi öldürüldü. Ama onun yetiştirdiği bir sürü vatan evladı onun yolunda yürümeye devam ediyor.