2.Mehmet tahta geçmişti.

Yaşı küçük olmasından dolayı bazı paşalar durumu yadırgamış, gerekli gereksiz bir çok eleştirilere mâruz bırakılmıştı.

Sultan 2. Mehmet daha küçüklüğünden itibaren ‘Hadis-i Şerif’e nail olacak komutan’ diyerek babasının sağladığı eğitimi de farklı olmuş.

Devrindeki en önemli bilginlerden dersler, komutanlardan en ileri savaş teknikleri ve neredeyse tespit edilmiş bütün yabancı dillerin eğitimini müderrislerden almış.

Önemli alimler de kendisinin hep yanı başında olmuşlar.

*
Bu arada Bizans’ın etrafı tamamen Osmanlı’nın eline geçmişti.

2.Murat’ı “Kurt Padişah” diye adlandıran Bizans 2. Mehmet’in tahta geçmesinden hoşnut olmasına rağmen savunmayı elden bırakmak istemiyor, tedbirlerini arttırmakla meşgul oluyordu.

Daha önce 4. Haçlı seferinde kullanılan zincir korumasını Haliç’e tekrar çekmiştiler.

Galata kulesinin etrafını su ile çevirerek zincirin de muhafazası sağlanmıştı.

Surlar 11 metre yüksekliğinde, yaklaşık 5 metre genişliğindeydi.

Surların içindeki  bazı kısımlara su doldurulmuştu.

Çandarlı Paşa 2. Murat ile bir çok başarılı işe imza atmış, padişahlığı bırakmasını hiç mi hiç istemiyordu.

Bu nedenle!
1444 yılında tahta geçen 2. Mehmet, Çandarlı Halil Paşa tarafından her fırsatta dozajı yüksek bir şekilde eleştiriliyordu.

Eleştirilere başka paşalarda destek vermeye başlamışlardı.

Bizans padişahın tecrübesizliğini ‘fırsat’ bilerek Osmanlı’ya hücum etme kararı almıştı.

Çandarlı padişah 2. Murat’ın geri çağrılmasını teklif etmişti.

Teklif etmekle yetinmeyip, bizzat ziyaret edip tahta geçmeye çağırmıştı.

Bu çağrıya 2. Murat Han “padişahınız oğlum Mehmet’tir” cevabını verir. Genç padişaha paşalar baskı yapmaya başlar. Çünkü çocuk gördükleri padişahın Bizans’ın karşısında başarılı olamayacağını düşünürler.

Endişe içindedirler.

Genç padişah paşalarında baskısıyla babasına hitaben mektup yazar, “eğer padişah isen gel devletin başına, yok padişah ben isem emir veriyorum, gel ordunun başına” der.

Çok anlamlı ve edebi bir mektupla (bizim  bu edepte yazamadığımız halidir), babasını devletin başına geçmesini sağlar. (1445)

Bu mektup aslında  genç padişahın bir takım özelliklerini paşaların fark etmesi sağlamıştı.

Saldırı bertaraf edildikten bir müddet sonra tekrar 2. Mehmet tahta geçmiş, boğazların kontrolünü sağlayabilmek için Rumeli Hisarını inşa ettirmişti.

Stratejik bir yapı olmasının yanında aynı zamanda birçok özellikleri olan bu yapının mimarisinin bizati 2. Mehmet’e ait olduğu söylenmektedir.
Artık padişah 21 yaşında ve yetişkin bir yiğit olmuştu.

Paşaları ile her toplantı yaptıklarında Konstantinopolis’i kuşatmaya ikna etmeye çalışıyordu.

Daha önce aleyhinde ‘savaşmıyoruz imar işleriyle vakit kaybediyoruz’ diyerek diğer paşaları genç padişaha karşı kışkırtan Çandarlı bu defa savaşmamak için muhalefet ediyordu.

Defalarca yaptıkları toplantılarda genç padişah Konstantinopolis’i gündeme getirmesine rağmen Çandarlı konuyu kapatmaya çalışıyor, başarıyordu.

Bu sefer öyle olmadı.

Çandarlı’nın muhalefetine rağmen hocası  Akşemseddin’in  söz alarak yaptığı veciz konuşması ve desteklemesiyle Çandarlı’nın diğer paşaların üzerindeki etkisi kırılmıştı.

Kuşatma resmen karara bağlanmış oluyordu.

Şayet Akşemseddin konuşmasaydı belki de insanlık hala orta çağda yaşıyor olabilirdi!
Yapılan çalışmalar hızla  Bizans’ın kuşatılması  yönündeydi.

Boğazlardan geçmeye çalışan Venedik gemilerinin top ateşiyle batırılması bunun en önemli işaretlerinden biriydi.

‘Bu bölgede bende varım demekti’ yapılan müdahale.

Diğer taraftan da kuşatmayla ilgili çeşitli çalışmalar hız kesmeden devam ediyordu.
Döküm ustası Urban zindandan başarılı bir operasyonla kaçırılarak padişahın huzuruna getirildi.

Padişahın istediği topun nasıl olacağını duyan Urban ‘imkansız olduğunu böyle bir çalışmanın başarılı olamayacağını’ anlatmaya çalışıyordu.

Padişah kendi hazırladığı balistik hesaplarını ve kalıpların  ölçülerini şekilleriyle çizilmiş olarak Urban ustayla paylaşınca Urban’ın düşüncesi değişmiş oldu.
Acaba sonra neler oldu?