Düşünmek, fikir üretmek, icadlarda bulunmak, nefis sahibi insanın özelliklerinden. Sevdiği, yahut,
müptalası olduğu her şeyi savunur, adeta aslan kesilir. Parti meselesi de bu tutkulardan biri. Zaman zaman
sohbetin, münazaranın, istişarenin dozunu kaçırıp münakaşa edilir, dilim varmıyor ama yazayım, işi kavgaya
vardıranlar olur. Şahsen üzülüyorum, bu acıklı hale düşünenlere.

Fanatik taraftarlık futbol kulüplerinin çok işine gelir. O fanatikler sayesinde kalıcı taraftarlar
edinirler. Bazı siyasilerde taraftarlarını halktan ayrıştırarak fanatize ederler ve 24 saat propaganda yapacak
elemanlara(militanlara) sahip olurlar. Bu tipler; Nasıl ki bazı futbol fanatikleri saldırgan olabiliyorsa, onlarda
saldırgan, tavizsiz olabiliyorlar. ” Yahu, şu mevzuda hata yapmış veya muvaffak olamamış ” diyemezler. Ha ” karşı
taraf doğru söylemiş ” hiç diyemezler.

Düşünmek, münazara etmek, istişare etmek; doğruyu, hatta, en doğruyu seçme imkanını sunar bize. Bu yolu kapatırsak;
sadece karşımızda ki şahsiyeti kaybetmekle kalmaz, doğruya giden yolları da birer birer kapamaya başlarız. Allah’ü Teala
biz müslümanlara muhabbet, münazara, istişare vb noktasında “…ve toplumu ilgilendiren her konuda onlarla istişâre et;
sonra bir hareket tarzına karar verince de Allah’a güven; çünkü Allah(cc) güven duyanları sever.” (Al-i İmran, 159) buyurmuşlardır.

Peygamberimiz Hz Muhammed(sav) istişareye çok önem vermiş. Bir çok mevzuda çevresinde bulunanlardan öneriler almıştır.
İstişarenin, fikir alışverişin önemini vurgulayan “İstihâre eden ümitsizliğe düşmez, İstişâre eden pişman olmaz, iktisatlı
davranan aç kalmaz.” hadisini konumuza örnek verebiliriz.

İnsan eşref i mahlukattır. Yaratılmışların en şereflisi, en kıymetlisidir. Birbirimizi incitmek yerine onore etmek,
kıymetlendirmek, iyiliklerle buluşturmak, yegane gayemiz olmalı. Hakikaten hangi mevzuda olursa olsun fikir alışverişi yapmalıyız,
bu esnada saygı – hürmet anlayımızdan asla taviz vermemeliyiz. Yaşamınız güzellikler, iyilikler, karşılıklı anlayışlarla geçsin İnşaallah.