Spor Toto Süper Lig’in 13. haftasının sonucu en çok merak edilen maçında Trabzonspor Galatasaray’ı ağırladı. İlk yarısı durgun, ikinci yarısı ise tempolu geçen karşılaşmada Trabzonspor’un 50. dakikada Sörloth ile bulduğu gole Galatasaray 90’da Nagatomo ile karşılık verdi ve maç 1-1 berabere sonuçlandı. Maç öncesinde favori Trabzonspor’du. Ancak galibiyete daha çok ihtiyacı olan takım ise Galatasaray’dı. Trabzonspor Ünal Karaman yönetiminde geçen sezondan bu yana istikrarlı ve etkili bir futbol oynuyor. Trabzonspor’un kendi sahasında oynadığı maçlarda üç büyükler puan bile almakta zorlanıyor. Galatasaray ise sezon başından beri oynadığı büyük maçların hiçbirinde galibiyete veya istediği sonuca ulaşamadı. En son Club Brugge karşısında 90+2’de yıkılan Galatasaray’ın bugün alacağı olası bir yenilgi çok yıkıcı sonuçlar doğurabilirdi. Ama eğer Trabzon yenilseydi, onlar için bu çok büyük bir kayıp olmazdı. Bir de son yıllarda Trabzon’da oynanan Trabzonspor Galatasaray maçları çok gergin geçiyor. Son iki sezonda Galatasaray’dan Ndiaye, Feghouli ve Belhanda’nın atıldığı maçlar hatırlıyorum. Bugün neyse ki öyle bir maç olmadı.

Galatasaray’da böyle zor bir deplasmanda topu ikinci bölgeden çıkarabilmek için Nzonzi’nin oynamasını bekliyordum ve öyle de oldu. Nzonzi varken Fatih Terim’in üçlü oynamasına lüzum yoktu bu yüzden bugün dörtlü savunmaya döndü. Galatasaray adına maçta en kritik eşleşme ise Mariano ile Nwakaeme ikilisiydi. İlk yarıda Lemina sık sık Mariano’ya yardıma geldi.

Maça her iki taraf da temkinli başladı. Galatasaray kendi sahasında çok adamla Trabzon’u karşılıyor ve sahayı iyi kapatıyordu. Trabzon ise ilk bölümde sağ kanattan Pereira ile etkili olmaya başladı. İlk yarıda Galatasaray’ı ileri çıkaran oyuncular Lemina ve Ömer Bayram’dı ama çok yalnız kaldılar. Maç düşük tempoda ilerlerken 30’lara doğru Galatasaray’ın zaman zaman denediği önde baskısı maçı bir süre için hareketlendirdi. Ancak temponun yükselmesi Trabzon’un daha çok işine yarayan bir durumdu. Galatasaray topa sahip olduğu bölümlerde hazırlık pasları ile hem tempoyu düşürdü hem de Trabzon’u kalesinden uzakta tuttu. Trabzon’un ilk yarıda yakaladığı fırsatlar olarak Nwakame’nin Muslera’nın üstüne giden şutu ve gelişen hızlı hücumda Sörloth’un uzağına düşen topun olduğu pozisyonu hatırlıyorum. İlk yarı Trabzonspor beklenen üretkenlikten uzaktı. İlk yarı golsüz sona erdi ve bu oyun yapısını ancak bir gol değiştirebilirdi. İkinci yarının başında Galatasaray’da Jimmy Durmaz sakatlanan Lemina’nın yerine oyuna girdi. Maç yine düşük tempoda mı ilerleyecek derken Trabzonspor, duran topta kafayı vuran Sörloth ile öne geçti. Bunun ardından Fatih Terim hemen bir hamle yaptı ve Seri’yi Feghouli’nin yerine oyuna sürdü. Ben önce Belhanda’nın çıkmasını bekliyordum. Bu arada Belhanda ve Feghouli’ye bir parantez açmak istiyorum. İkisi de yaratıcı oyuncu. Galatasaray’ı ön alanda becerisiyle daha etkili kılması beklenen iki oyuncu. Ancak bu ikili sezon başından beri bitik bir halde. Özellikle Belhanda bugün de beklenenden uzaktı. Bu ikili maçların belli bölümlerinde o beklediğimiz hareketleri, estetik becerilerini sahaya yansıtıyorlar. Bir şeyler olacakmış gibi oluyor. Ama sadece beklediğimizle kalıyoruz.

Maça dönecek olursak golden sonra Galatasaray iyi bir reaksiyon gösterdi. Oyun Trabzonspor’un yarı sahasında oynanmaya başlandı. 10-12 dakika Trabzon hiç çıkamadı. Galatasaray Club Brugge maçında olduğu gibi yine mücadelesiyle oyuna tutundu. Tabi bunda Trabzon’un geriye yaslanmasının da etkisi var. Trabzon’da bu bölümlerde oyuna giren Ekuban maç eksiği olmasına rağmen iyi bir performans gösterdi. Ekuban önemli yerlerde toplar kazanarak takımını atağa çıkardı. Trabzon maçın kalan bölümü için hızlı atakları tercih etti. İlerleyen dakikalarda Galatasaray’dan kaptığı toplar ve yaptığı geçiş hücumlarıyla pozisyonlar bulan Trabzonspor ikinci gole birkaç kez çok net bir şekilde yaklaştı. Ancak Muslera kurtarışlarıyla takımını maçın içinde tutmayı başardı. Fatih Terim sık sık oyuncularını yanına çağırarak taktikler veriyordu. Maçın son 15-20 dakikalık bölümünde Donk forvete geçti. Bu, kalabalık Trabzon savunması arasında kaybolan Adem için iyi bir destek oldu. Galatasaray ikinci yarıda iyi mücadele etti. Sağlı sollu isabetsiz de olsa pek çok orta attı. Golü de 90’da Nagatomo’nun ayağından bularak mücadelesinin karşılığını aldı. Golden sonra Donk’un hala forvet oynaması Fatih Terim’in buraya aslında kazanmaya geldiğini gösteriyordu. Trabzonspor ise coşkulu seyircisinin önünde beklenilen üretkenlikten uzaktı. Fırsatlar buldu, pozisyona girdi ancak maç öncesinde Galatasaray’ı kendi sahasına hapsederek baskılı oynaması beklenen Trabzonspor sahada yoktu. İki takım da iyi mücadele etti ve bana göre de maçın hakkı beraberlikti.