Laik, materyalist eğitim midesinden düşünen nesil yetiştiriyor
Yakındığımız gençliği kim yetiştiriyor ? Bunlar bizim çocuklarımız. Sokaklara, caddelere dolan insanlarımız bizlerin evlerinden çıkıyorlar. Hırsızlıklar artıyor, yazmaya – söylemeye utandığımız tacizler, tecavüzler artıyor. Dahası cinayetler artıyor. Her şeyi ekonomiye, maddeye bağlayanlar yanıldı, yanılgıları da devam ediyor.
Topu taca atar gibi aileyi, velileri suçlayanları da anlamak mümkün değil. Kardeşim hepimiz bu okulun, bu müfredatın eğitim süzgecinden geçtik. Memnun olan var mı? Bana yolda yürürken çarptın diye hiddetlenen ağabeyimiz, sattığı meyveyi – sebzeyi eksik tartan pazarcı ağabeyimiz, pazarladığı ya da ürettiği üründe spekülatif oyunlarla piyasayı dalgalandıran en az iki yabancı dil bilen zenginimiz, kamuda işini savsaklayan personelimiz bu okullarda, aynı müfredatla okumadı mı?
Bakın, bir ürünü üretirken hatalı ürün çoksa o üretim şeklini değiştirirsiniz ama yanlış eğitim modelinde ise ısrarcı olunuyor.
Bu toplum aklıyla, kalbiyle düşünen, inanan bir toplumdu. Ne hale geldik. Komşumuzun evi soyulsa, yansa umurumuzda olmuyor. Ahlaki erozyon yaşıyoruz, üzülmüyormuyuz. Orasını burasını damgalayanlar çoğaldı. Modernlik, çağdaşlık kisvesiyle gençlik zehirleniyor, yüreğimiz acımıyor mu?
Peygamberimiz Hz Muhammed(sav) “Mümin müminin aynasıdır, mümin müminin kardeşidir, (ihtiyaç duyduğunda) onun geçimini temin eder / zarardan-ziyandan korur ve arkasından da / gıyabında da elinden geldikçe onu savunur.”(Ebu Davud, Edeb, 49). buyuruyor. Bizler böyle düşünen, inanan toplumduk. Geldiğimiz nokta öylemi ?
Konunun uzmanlarının bu mevzuda çok çalışmaları, uzun vadeli bir eğitim programı sunmaları gerekiyor. Hep şikayet ediyoruz, çözüm sunmuyoruz. Ülke kalkınıyor, çehresi değişiyor derken; Biz içini dolduranlar mutsuzlar yığını haline gelmeyelim diyelim ve noktalayalım Vesselam…